Şempanzelere Fısıldayan Kadın

3 Nisan 1934 tarihinde Londra’da doğan ünlü primatolog, etolog ve antropolog Jane Goodall, 26 yaşındayken düzenli bir iş olan ofis asistanlığını bırakıp, antropolog ve arkeolog Louis Leakey’nin asistanı olarak Tanzanya’ya gitti. Amaçları şempanzeler üzerinde çalışmaktı. Bu kararı günümüz insanına bile çılgınca gelse de Goodall her zaman vahşi doğaya aşık bir insan olarak bu kararını ailesine söylediğinde en büyük desteği annesinden gördü. Hatta annesi de onun yanında olmak için Afrika’da Jane ile birlikte belli bir zaman geçirdi. Fakat onun Afrika’da çalışması pek çok kişi tarafından olumlu karşılanmadı. Bir kadın olması ve alanında eğitimsiz olması zamanın bilim insanları tarafından onu değersiz göstermek için koz olarak kullanılmak istendi ama o Afrika’da yaptığı çalışmalarla şempanzeler hakkında bilinmeyen sayısız şeyi keşfederek alanında birçok ilke imza attı.

şempanze

Şempanzelerle İnsanların ortak özelliği

Orada keşfettiği en önemli bilgilerden biri şempanzelerin de insanlar gibi alet yapıp bir amaç doğrultusunda kullandıklarıydı. Bu deneyimini bir röportajında şöyle anlatır, ‘’O zamana kadar Batılı bilim insanları sadece ve sadece insanların alet yapıp kullanabildiğini düşünüyordu. Zahmet edip, gidip ormanda yaşayan bazı insanlarla konuşsalardı bunu bilebilirlerdi.’’ Röportajın devamında şu bilgileri veriyor. Afrika’ya vardığında Tanzanya’daki İngiliz sömürüsünün son zamanlarıydı. İnsanlar anlaşılır bir şekilde beyaz adamlara karşı biraz kızgındı. Ama onun sessiz, savunmasız, beyaz bir kız olması ve garip bir şekilde sadece ormana gitmek istemesi o alandaki Tanzanyalıların ona yardım etmesini sağladı. Sonrasında Cambridge’e doktora için vardığındaysa kadın-erkek ayrımı olduğunu gördü.

İnsanlar yaptığı şeyleri sadece güzel bacakları olduğu için ve National Geographic kapak kızı olduğu için yapabildiğini söylediyse de Goodall bunun doğru olmadığını kanıtladı. Goodall onların kedine has kişiliklerinin olduğunu ve duyguları hissettiklerini keşfetti. Farklı şempanzelerin farklı kültürlere sahip olması, farklı şekillerde avlanmaları, bazılarının yuva inşa edip bazılarının mağarada yaşaması, anne-yavru arasındaki bağ gibi birçok konu da Goodall’un çalışmaları sayesinde keşfedildi.

Goodall’a göre iyi bir araştırmacı olmak için empati kurabilmek elzem bir özellik. Kendisinin bunu çok iyi başardığının bir örneği ise birçok bilim insanının aksine şempanzelere numara yerine ayrı ayrı isimler vermesi. Bu ayrıca şempanzelere duyduğu sevginin de çok büyük bir göstergesi.

Jane Goodall şempanzeleri daha detaylı inceleyebilmek için kendi isminde bir enstitü kurdu. Burada 250’den fazla araştırmacı çalıştı ve primatların davranışları hakkında 600’ün üstünde makale yayımlandı. Çalışmalarından ötürü dünya çapında ödüllere layık görülen Goodall, 2004 yılında İngiliz Kraliyeti tarafından “Dame” ünvanıyla onurlandırıldı. Goodall’un yaşamı ve çalışmaları birçok kitap ve filme konu oldu.

Son olarak Goodall’un Afrika’da bulunduğu zamanlarda 1 milyondan fazla nüfusu olan şempanzelerin sayısı günümüzde avlanma, yaşam alanlarının yok edilmesi vb. birçok sebepten ötürü 300 binin altına indi. Goodall şempanzeleri ve bütün doğayı korumamız gerektiğini, yoksa gelecekte içinde yaşanabilir bir dünyanın kalmayacağını söylüyor.

Bu yazı ilginizi çektiyse ZEİGARNİK ETKİSİ: YARIM KALMIŞLIKLARIN HİKAYESİ yazımıza bakabilir. Ayrıca bizi Instagram ve Twitter’dan takip edebilirsiniz.

Total
0
Shares
Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Önceki
rock müzik

ROCK MÜZİK NASIL ORTAYA ÇIKTI?

Sonraki

Diplomatik İttifakların Müzik Savaşı