Sınıflarımızda her başımızı kaldırdığımızda karşılaştığımız bir iki şey vardır. Bunların en değerlileri İstiklal Marşı ve Gençliğe Hitabe’dir. Peki duvarlarımızda her gün gördüğümüz Gençliğe Hitabe ne için orada? Sadece kural gereği mi?
Nutuk’un kapanış kısmını oluşturan Gençliğe Hitabe; yaşama gayelerimizden en değerlisini bize öğretmek, hatırlatmak için oradadır. Bize, kurtuluşu ve kuruluşu destan olan cumhuriyetimizin sahibinin ve koruyucusunun bizler olduğunu hatırlatır.
“Ey Türk gençliği! Birinci vazifen, Türk istiklalini, Türk Cumhuriyet’ini, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir. Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegane temeli budur.”
Gençliğe hitabe – MUSTAFA KEMAL ATATÜRK
Bu cümleler, ışıksız bir gece kadar karanlık olan durumlarda bile ümitsizliğe yer vermememizi, mücadelemize devam etmemizi zaten yaşama gayemizin bu olduğunu öğütler bize.
“Ey Türk istikbalinin evladı! İşte, bu ahval ve şerait içinde dahi vazifen, Türk istiklalini ve Cumhuriyetini kurtarmaktır!”
Gençliğe hitabe – MUSTAFA KEMAL ATATÜRK
Tıpkı daha çocukken ülkesinin durumunu fark edip hiçbir zaman ümitsizliğe kapılmadan, kararlılıkla Türkiye Cumhuriyetini kuran Mustafa Kemal gibi.
“Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda, mevcuttur!”
Mustafa kemal atatürk
Gençliğe Hitabe’nin sonunda yer alan bu cümle, elimizden hiçbir şey gelmediğini düşündüğümüzde bile gücün bizim içimizde olduğunu hatırlatır. Nasıl bir vaziyet içerisinde olursak olalım, şikayet etmek yerine çaba harcamamız gerektiğini gösterir. Atamız, Gençliğe Hitabe’de olduğu gibi bize her sözüyle yön göstermiş ve destek olmuştur.
Gençliğe Hitabe her okunduğunda bize aktarılmış bir görev, korunması gereken bir vatan hissetmişsinizdir ancak hiç içinizdeki Mustafa Kemal’i hissettiniz mi?
“Beni ne zaman görmek isteriniz aynaya bakın. Siz Türk çocukları benim bir parçamsınız, ben de sizin…”
MUSTAFA KEMAL ATATÜRK