Ciğerlerimizde Yangın

Toprağın bile artık sıcaklaştığı bu aylarda hepimiz güneşten kaçınıyoruz ve hatta sokaklarda ağaçların altına bir nebze olsun nefes almak için oturup serinliyoruz. İşte altına geçtiğimiz ağaçların maalesef rüzgarlar dışında pek bir serinleme imkanı olmuyor. Bu yüzden yüksek sıcaklık olan bölgelerde yangın ihtimali ciddi bir derecede artıyor.

yangın

Doğal olarak güneş ışınlarının yavaş yavaş ısıtarak alevlendirerek çıkardığı bu yangınlar, maalesef son zamanlarda daha çok ihmalkarlıktan dolayı çıkıyor. Özellikle de bol ağacın olduğu bölgelerde gezintiye çıkan kişiler, mangal veya semaver için ateş yaktıktan sonra sönüp sönmediğine dikkat etmiyor. Bazen de bu yangınlar etrafa bırakılan cam veya ayna gibi güneş ışınlarını yansıtabilen maddelerin, ağaçların alev almasını hızlandırması sonucunda da çıkabiliyor.

Bu bahsettiğim tehlikeli eylemler yasaklansa da maalesef bu yasaklara pek dikkat edilmiyor ve bu yüzden de yangınlar çıkıyor. Yangınlar sonucu giderek azalan orman rezervimiz, gelecek dönemlerde nefes bile alamamamıza, sıcaklıkların artmasına ve en önemlisi de o ormanlarda yaşayan hayvanların evlerinin yok olmasına ve hatta yanarak ölmelerine sebebiyet veriyor.

Bazen bu yangınlar bumerang etkisiyle insanlara da zarar verebiliyor. Yakın zamanda şahit olduğumuz Manavgat yangını da buna en büyük örnek. 4 noktada aynı anda çıkan bu yangın, akşamüstüne doğru yerleşim alanlarına da sıçrayarak yakınlardaki mahallelerin tamamının boşaltılmasına sebep oldu. Daha da kötüsü, bu yazı yazılırken halen bu yangın sona ermemişti.

Yangın Nasıl Söndürülür?

Yangınların önüne geçmek için bizim yapmamız gereken, yasaklı alanlarda herhangi bir ateş yakılmaması, elimizde kalan çöplerin en yakın çöp kutusuna atılması, yangında yanan ormanlarda restorasyon çalışması yapılarak doğanın kendini yenilemesine izin vermek ve imkan varsa ağaçlandırmaya ihtiyaç olan farklı bölgelere fidan dikimi yapılarak son yıllarda azalan orman kaynaklarını yeniden arttırmak olacaktır.

Ancak biz her ne kadar dikkat etmeye başlayacak olsak da, geçmişte silahla yapamadıklarını şu sıralar doğamızı yakarak yapmaya çalışan bir takım ”içimizdeki düşmanlar” olduğunu da unutmamamız lazım. Bizim de bu konuda yapmamız gereken ise birlikte hainliklerine karşı durarak yaralarımızı sarmak ve göründüğümüzden daha güçlü olduğumuzu yeniden onlara hatırlatmamız onlara yeterli olacaktır.

Eğer bu yazı ilginizi çektiyse Yeryüzündeki Küçük Ve Çalışkan Dostlarımız: Karıncalar yazımıza bakabilir. Ayrıca bizi Instagram ve Twitter’dan takip edebilirsiniz

Total
0
Shares
Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Önceki

Bir Sinefilin Oscar’a Kadar Uzanan Yolculuğu: Martin Scorsese

Sonraki

Plug-in Hibrit Araç teknolojisi